Kaygı bozukluğu, bireyin bedeninde ya da çevresel faktörlerde algıladığı belli başlı uyaranları tehlike ya da tehdit olarak algılaması neticesinde meydana gelen ve kontrolsüz olarak gerçekleşen devamlı korku, tedirginlik, gerginlik ve bazı olay ya da durumlardan kaçınma isteği olarak ifade edilmektedir. İnsan psikolojisi ile yakından ilişkili olan kaygı bozukluğu, günümüzün en sık rastlanılan problemleri arasında yer almaktadır.

Psikoloji literatüründe anksiyete bozukluğu olarak ifade edilen kaygı bozukluğu, belirli bir düzeyde yaşanması normal ve hatta gerekli bir durumdur. Bireyi tehlike ve tehditlere karşı kendini koruma, bu doğrultuda harekete geçme görevi üstlenen biyolojik bir mekanizma şeklinde nitelendirilen kaygı bozukluğu, şiddetli ve uzun süre devam ettiği takdirde anksiyete bozukluğu problemine işaret etmektedir.

Kaygı Bozukluğu Neden Olur?

Kaygı bozukluğu nedenleri hakkında net bir bilgi vermek mümkün olmazken, travmatik olaylar, psikolojik durumlar ya da genetik yatkınlıkların kaygı bozukluğuna neden olduğu düşünülmektedir. Bazı bireylerde kaygı bozukluğu nedenleri sağlık problemlerinden kaynaklanırken, bazı bireylerde ise gemler bağlı olarak bu durum gelişebilmektedir. Örneğin; kalp hastalıkları, tiroid problemleri, diyabet, madde bağımlılığı, hipeertiroid, astım, solunum yolu hastalıkları, huzursuz bacak sendromu, kronik ağrılar ve bunun gibi sağlık problemleri kaygı bozukluğuna neden olabilmektedir.

Öte yandan bireyin kendi içerisinde yaşamış olduğu ve ruhsal durumlar ile bağlantılı çatışmalar kaygı bozukluğuna neden olurken, aile içinde herhangi birinin anksiyeteye sahip olması da, bireyde kaygı bozukluğuna yol açabilmektedir.

Bu gibi durumlarda bireylerin alanında uzman olan bir psikologdan yardım alması ve terapi görmesi tavsiye edilmektedir.

Kaygı Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Kaygı bozukluğu belirtileri iki grupta incelenmektedir. Bunlar fiziksel belirtiler ve ruhsal belirtilerdir. Ruhsal kaygı bozukluğu belirtileri;

Yoğun endişe,
Sinirlilik,
Huzursuzluk,
Tasa ve kaygı,
Her an kötü bir şey olacakmış hissi,
Çabuk irkilme,
Tahammül edememe,
Konsantrasyonda düşüş,
Dikkat dağınıklığı,
Kontrolünü kaybetme hissi ve kolay yorulma gibi durumlar kaygı bozukluğu belirtilerinin ruhsal semptomları arasında yer almaktadır.

Fiziksel kaygı bozukluğu belirtileri ise;

Terleme,
Kalp çarpıntısı,
Ellerde titreme,
Tıkanma,
Nefes almada güçlük çekme,
Boğulma hissi,
Göğüste sıkışma ya da ağrı,
Ağız kuruluğu,
Baş ağrısı,
Baş dönmesi,
Kaslarda gerginlik ve ağrı gibi durumlardır.

Kendisinde bu gibi kaygı bozukluğu belirtileri görülen kişilerin kısa süre içerisinde bir psikologdan yardım alması, günlük yaşamının olumsuz yönde etkilenmemesi açısından önemlidir.

Kaygı Bozukluğundan Nasıl Kurtulurum?

Kaygı bozukluğu ay da diğer bir değişle anksiyete, kişinin hem iş hayatını, hem de özel hayatını olumsuz yönde etkileyen psikolojik sorunlardan biridir. Dolayısıyla bu gibi problemler ile karşı karşıya kalan pek çok birey, kaygıdan kurtulmak için ne yapması gerektiği konusunda bilgi edinmeye çalışmakta ve “Kaygı bozukluğundan nasıl kurtulurum?” sorusuna yanıt aramaktadır. Bu konuda yapılması gereken ilk iş bir uzmandan profesyonel destek almak ve terapi görmek olacaktır.

Bunun dışında bireylerin kendi kendine bu sorunlardan kurtulabilmesi de mümkündür. Örneğin; kişinin kendisine çok fazla yüklenmemesi, hayatı basitleştirmesi, meditasyon yapması ve bunun gibi yöntemler kaygı bozukluğundan kurtulma yolları olarak ifade edilmektedir.