Bir evliliği bitirmek sanıldığı kadar da kolay bir durum değildir. Büyüklerin de dediği gibi “Yuvayı kurmak kolaydır ancak yuvayı yıkmak zordur.” Özellikle de arada çocukların olduğu ailelerde boşanma çocuklar açısından tekrar tekrar düşünülmesi gereken bir konudur. Çiftler, aile içerisindeki herkesin iç huzuru sağlayabilmek adına boşanma ve ayrılık sürecini başta duygusal olmak üzere tüm yönlerini düşünme ve buna göre karar vermelidir.
Ayrı Yaşamak ile Boşanma Arasında Fark Var mı?
Ayrı yaşamak ile boşanmak her ne kadar birbiri ile aynı gibi görünse ya da düşünülse de aslında çok farklı durumlardır. Bu iki durum arasındaki farklılıklar ise tüm aile bireylerini ve özellikle de çocuk psikolojisini etkileyen hukuki ve duygusal durumlar olarak gösterilmektedir.
Evliliğini bitirmeye karar veren çiftlerin hangi süreçlerle ve nelerle karşılaşacağı hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Bu süreçte ilk aşama çoğu zaman ortak yaşam alanını ayırtmak, yani ayrı yaşamak olacaktır. Bir diğer ve önemli aşama ise boşanmanın gerçekleşmesidir.
Ayrı Yaşamak ve Boşanma Arasındaki 3 Fark!
Ayrı yaşamak ile boşanmak arasında ciddi farklılıklar bulunurken bunlardan biri ayrı yaşamanın evliliği sonlandırmaması ancak boşanma ile evliliğin son bulmasıdır. Ayrı evlerde yaşayan çiftler yeniden evlenme imkanına sahip olmazken, boşanma ilamı ile çiftler yeniden evlenebilmektedir. Ayrıca boşanma eşlerin ekonomik bağlarını da tamamıyla koparırken, ayrı yaşamak ile bu bağlar devam etmektedir.
Ayrı Yaşamak ve Boşanma Arasında Psikolojik Farklar ve Yas Süreci
Ayrı yaşamak da boşanmak da insan psikolojisi açısından oldukça zor süreçlerdir. Ancak ayrı yaşama süreci psikolojiyi en çok etkileyen süreç olarak gösterilebilmektedir. Bu dönemde henüz boşanma gerçekleşmediği için eşler arasında barışmaya dair bir umut olabilmektedir. Öte yandan bu süreçte eşler boşanma sürecine gelene kadar yeni hayatına kendini adapte edebilmekte ve bu durumu özgürlüğe kavuşma olarak da görebilmektedir.
Boşanmanın ardından bazı eşlerde yas süreci de görülebilmektedir. Psikolojik açıdan büyük ölçüde etkilenen çiftler genellikle bu süreci atlatabilmek için çift terapisi alabilmektedir. Çift terapisi ile pek çok uzman psikolog ya da terapist, çiftlerin yeni yaşamına daha kolay adapte olabilmesine yardımcı olabilmektedir.