Yazı İçeriği
Kleptomani (Hırsızlık) Hastalığı
Toplum içinde nadiren gözlenen kleptomani, genellikle hasta tarafından gizli tutulmaktadır. Bu durum ancak bir başkasının fark etmesi ya da yasal bazı problemlerin yaşanması neticesinde ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucunda da psikiatrik bir tedaviye ihtiyaç duyulmaktadır.
Kleptomani, kişilerin ihtiyaçları olmayan şeyleri, ne olduğunu önemsemeksizin çalma isteğidir. Kişiler bu dürtülerini engelleyememektedir. Bu durum da çalma eylemini devamlı olarak yapmalarını doğurmaktadır. Kleptomani hastaları, bu durumdan utanç duymakta ancak bir şeyleri çalma isteklerini engelleyememektedirler. Ayrıca duydukları utanç dolayısı ile de psikiatrik bir tedavi almaktan kaçmaktadırlar.
Klasik bir hırsızlık hikayesinde, kişilerin kazanç elde etmek, birinden intikam almak veya dikkat çekmek gibi çabaları olabilmektedir. Ancak kleptomani hastalığında, kişilerde bu tarz istekler bulunmamaktadır. Kişiler herhangi bir sebep olmaksızın, dürtülerini kontrol edemedikleri için bu eylemi gerçekleştirmektedirler. Çalma dürtüleri o kadar kuvvetlidir ki bu kişiler çalma isteklerini kontrol edememektedirler. Yapılan çalışmalar, hırsızların belirli bir yüzdesinde kleptomani olduğunu ortaya koymaktadır.
Kleptomani hastalarının çalma eğilimleri genellikle aniden ve herhangi bir plan olmadan ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, kişiler çalma işlemi için herhang birinden yardım almaz ya da başka birine bundan bahsetmezler. Bu kişilerin çoğunlukla markek ve mağazalar gibi yerlerde çalma eylemini gerçekleştirdikleri bilinmektedir. Bunun yanında, kimisi arkadaş ortamında veya kalabalık ortamlarında da çalma eylemini gerçekleştirmektedir. Kleptomani, bu hastalığa sahip kişiler ve bu durumu fark eden çevrelerindeki insanşlar tarafından oldukça zor durumlar yaratabilmektedir. Bu sebeple mutlaka tedavi edilmesi gereken bir durumdur.
Kleptomaninin Nedenleri Nelerdir?
Çalma hastalığı olan kleptomaninin nedenlerine dair net bir bilgi bulunmamaktadır. Yapılan bazı çalışmalar sonucunda ileri sürülen bazı iddilar, kelptomani gelişmesinin nedeninin, beyindeki sinir hücreleri arasındaki iletişimi sağlayan nörotransmitter maddelerde meydana gelen değişikler olabileceğini belirtmektedir. Konu ile alakalı detaylı araştırmalar devam etmektedir. Kleptomaniye sebep olabilecek temel nedenler şu şekilde sıralanabilmektedir;
- Bağımlılık Bozuklukları: Çalma eylemi, kişilerde dopamin olarak isimlendirilen bir nörotransmitter maddenin salınımına sebep olabilmektedir. Dopamin, kişilerde ödül ve tatmin duygularının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Kleptomani hastaları, bu ödül ve tatmin duygusunu tekrar tekrar yaşamak için böyle bir eyleme yönelebilmektedirler.
- Serotonine Bağlı Meydana Gelen Problemler: Beyinde normal olarak bulunan ve serotonin olarak isimlendirilen bir nörotransmitter madde bulunmaktadır. Serotonin, kişilerde ruh halini ve duygu durumunu dengelemeye yaramaktadır. Kleptomani gibi dürtü bozukluklarının meydana geldiği durumlarda, serotonin düzeyinin sağlıklı bireylere göre daha düşük olduğu gözlenmiştir.
- Beyindeki Opioid Sistem Bozuklukları: insanlardaki dürtüler, beyindeki opoid sistem tarafından düzenlenmektedir. Opoid sistemdeki çeşitli bozukluklar, bu tarz hastalıkların ortaya çıkabilmesine sebep olabilmektedir.
Kleptomani Belirtileri Nelerdir?
Kleptomani hastalığının ayırt edici birçok belirtisi bulunmaktadır. Bu belirtiler şu şekilde sıralanabilir;
- Çalma dürtüsü geliştiğinde, kişilerde gerginlik ve stres durumu meydana gelmektedir.
- Hırsızlık hastalığı problemi olan kişiler, çalma eylemini gerçekleştirdiklerinde, rahatlamış, mutlu ve tatmin olmuş hissetmektedirler.
- Kelptomani hastaları, ihtiyaçları olmayan ve kendilerine ait olmayan şeyleri, izin almadan veya herhangi bir ödeme yapmadan çalma dürtüsüne sahiplerdir. Bu dürtü kontrol edilemeyecek kadar kuvvetlidir.
- Kleptomanide, çalma dürtüsü devamlı olarak tekrar etmektedir ve bunun sonucu olarak da çalma eylemi devam etmektedir.
- Hırsızlık hastalığına sahip olan kişiler, çalma eylemini gerçekleştirdikten sonra utanma, korkma, pişman olma, kendine kızma gibi birçok olumsuz duyguya kapılmaktadırlar. Ancak bu duygu durumu kısa zamanda ortadan kalkarak çalma eylemi devam ettirilmektedir.
Kleptomani Risk Faktörleri Nelerdir?
Kelptomani genellikle gençlik dönemlerinde ya da ilk yetişkinlik dönemlerinde başlamaktadır. İleriki yaşlarda da gözlemlendiği vakalar bulunmaktadır. Teşhis konulan hastaların çoğunluğunun da kadın olduğu bilinmektedir.
Kleptomanide de diğer psikolojik rahatsızlıklarda olduğu gibi, ailede bu hastalığa sahip olan kişilerin olması bir risk faktörüdür. Bunun yanında, ailesinde obsesif kompulsif bozukluk (OKB), alkol veya başka bir madde bağımlılığı olan ebeveyn veya kardeşi bulunan kişilerde kleptomani gelişme riski daha fazladır.
Hırsızlık hastalığı gelişen kişilerde, genellikle altta yatan başka psikolojik rahatsızlıklar da mevcut olabilmektedir. Bu kişilerde genellikle bipolar bozukluğa rastlanmaktadır. Ayrıca, anksiyete, yeme bozuklukları, madde kullanım bozukluğu veya çeşitli kişilik bozukluklarına da rastlanabilmektedir.
Kleptomani Nasıl Teşhis Edilir?
Kişide kleptomani belirtilerin saptanmasının ardından, teşhisin netleştirilmesi için fiziksel ve psikolojik bir muayene gerekmektedir. Burada bahsi geçen fiziksel muayene, altta yatan herhangi bir tıbbi rahatsızlığın olup olmadığını belirlemek için gerekmektedir. Kleptomani, kişideki belirti ve semptomlar değerlendirilerek teşhis edilmektedir. Ayrıca bu hastalıkta teşhis konulurken, Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan, Ruhsal Bozuklukların Teşhis ve İstatistik El Kitabı’ndaki (DSM-5) kriterler değerlendirmeye alınmaktadır. Bir çeşit dürtü kontrol bozukluğu olarak tanımlanan kleptomani teşhisinin konulabilmesi için izlenebilecek bazı yollar bulunmaktadır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir;
- Dürtüler hakkında hastaya sorular sormak. Gerçekleştirilen eylem neticesinde hastanın nasıl hissettiğine dair bilgiler toplamak.
- Hastaya psikolojik testler uygulamak veya öz değerlendirme formları doldurtmak.
- Hırsızlık hastalığını tetikleyen bazı durumları listelemek ve bunların hastada oluşturduğu etkileri değerlendirmek.
Kleptomani Tedavisi Nasıl Yapılmaktadır?
Kleptomani, kişiler ve çevreleri için son derece rahatsızlık verici ve ciddi problemlere yol açabilecek bir rahatsızlıktır. Bu sebeple, özellikle kişilerin yakın çevreleri tarafından fark edildiğinde, kişinin tedavi olmaya ikna edilmesi son derece önemlidir. Kleptomani hastaları, bu konu ile alakalı psikoloğa gitmekten çekindikleri ve utandıkları için genellikle tedavi olmaktan kaçmaktadırlar. Bu hastalık, tedavi edilmez ise, hem sosyal hayatta hem de iş hayatında ciddi duygusal ve finansal problemlere yol açabilir. Ayrıca, bu kişiler yasal yaptırımlar ile de karşı karşıya kalabilirler.
Hırsızlık hastalığı hastaları için korku ve utanma duygusu ön planda olduğu için tedavi olmak veya bu konuya bir çare aramak ertelense de, yardım almak son derece önemlidir. Kişilerin ve çevrelerinin, bununla tek başlarına başa çıkamayacaklarını ve tedavi edilmeden ortadan kalkamayacağını bilmeleri gerekmektedir. Dolayısı ile, kleptomani olan kişinin, kendi kendisine bu durumun üstesinden gelmesi çok zordur. Tedavi olmadığı takdirde, bu durum çalma eylemine devam edilerek uzun yıllar devam etmektedir. Bunun yanında, bazı hastalarda yaşın ilerlemesi ile birlikte kleptomani durumunun azalabildiği de bilinmektedir.
Kleptomani hastalığının tedavisinde temel bazı yöntemler söz konusudur. Bu tedavi yöntemleri, psikoterapi ve ilaç tedavileridir. Bu tedavi yöntemleri ayrı ayrı uygulanabileceği gibi, birlikte de uygulanabilmektedir. Bunun yanında, net bir şekilde belirlenmiş tipik bir hırsızlık hastalığı tedavisi bulunmamaktadır. Yani konu hakkında standart bir tedaviden bahsedilememektedir. Bu sebeple, kleptomani varlığında, kişi için en doğru ve etkili tedavi yöntemini bulabilmek için birden fazla tedavi yöntemi denenebilmektedir.
Kleptomani tedavisinde, ilaç tedavisine yönelik çok fazla çalışma bulunmamaktadır. Kleptomani için FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Bakanlığı, Food and Drug Administration) onaylı bir ilaç da yoktur. Ancak, bazı dürtü bozukluklarının kontrol altına alınmasını sağlayan çeşitli bağımlılık ilaçları kullanılabilmektedir. Bunun yanında, serotonin içerikli bazı antidepresanların da kullanıldığı bilinmektedir. İlaç tedavisi dışında psikoterapi yöntemleri sıklıkla başvurulan tedavi yöntemlerindendir. Psikoterapi ile, sağlıksız, olumsuz ve kişiye zararı dokunabilecek davranış ve inançların tespit edilmesi hedeflenmektedir. Bunun neticesinde de, bu olumsuzlukların pozitif davranış ve inançlar ile değiştirilmesi sağlanmaktadır.
Merhaba.Benim eşim de de hırsızlık hastalığı var.Eşime daha önceki yıllarda bipolar teşhisi konulmuştu.15 yıldır antidepresanlar kullanıyor.İki kez intahara kalkıştı.Son beş yıldır da alkol ve antidepresan bağımlılığı var. Söylediği sözlerin çoğu yalan.Antideprasan ve alkol aldığında sürekli küfürlü konuşuyor ve ağrasifleşip herkesle kavgaya tututşuyor.Hastahaneye yatarak tedavi olması için bir türlü ikna edemiyorum.Son zamanlarda ihtiyacı olmamamasına rağmen etreftan veya marketlerden bazı şeyleri çalıyor.Sorduğumda para ile aldığını söylüyor.Ben para ile almadığına eminim.Bu durum beni çok utandırıyor Bir çok yere başvurdum .Hastahaneye yatırmak için.Fakat bana kendi istemediği sürece resmî olarak yatıramayacaklarını söylediler.Bu durum beni ve çocuklarımı çok üzüyor.İşin kötüsü insanlar hasta olduğunu kabul etmiyor ve bana her olayda itine sahip çık diye çok kötü sözler söylüyorlar.Çevremden onun yüzünden soyutlandım.Çok yalnız kaldım. Destek olacak kimse yok.Bütün günlerim onun davranışlarını gözetlemekle geçiyor.Lütfen bana ve onaylardım edin!